TBMM Akbelen’de yaşanan ağaç katliamını konuşmak üzere olağanüstü toplantıya çağrıldı.
Toplanıldı mı?
Toplanıldı…
Partilerin konuyla ilgili görüşleri alındı.
Sonuç?
AK Parti ve MHP’nin oylarıyla Akbelen’deki ağaç katliamının genel kurulda görüşülmesi reddedildi.
***
Akbelen’de Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından 220 bin dönüm arazi, ruhsatlı olarak kömür işletmesine verildi.
Akbelen’de kömür madeninin çıkarılması için ağaçların ortadan kaldırılmasına çevreciler ve köylüler karşı çıktı.
Güvenlik güçleri karşılarına dikildi, onlar da köylülere karşı çıktı.
***
Yapılan eylemlerle ilgili açıklama geldi.
“Kampanyaları ağaç sevgisiyle izah edemeyeceğimiz açıktır. Çevreci görünümlü marjinallere aldırmıyor, işimize bakıyoruz” denildi.
***
İşinize bakın beyler…
Nasıl olsa işiniz bu millet ile ilgili değil!
İşiniz bu vatanla ilgili değil!
İşiniz gücünüz para…
***
Aklıma, Muhyiddin-i Arabi’nin sözleri geldi.
“Sizin taptıklarınız benim ayaklarımın altındadır.”
Bir de ölmeden önce dediği sözler…
“Sin, Şın'a gelince, Muhyiddin'in kabri meydana çıkar ve muradı anlaşılır."
***
Bir yanda yanan ormanlar
Diğer yanda ortadan kaldırılan ormanlar.
Efendim 6 milyar 572 milyon adet fidan diktik diyorlar.
Mehmet Kocabaş öğretmenim bilir benim matematiğin iyi değildir.
Yine 4 işlemi bilirim.
7 bin 583 gündür iktidardalar. Gece gündüz yaz kış fidan dikseler dakikada 602 fidan dikilmesi gerekiyor.
Bir de 21 yıl önce dikilen fidanlar biraz boy göstermesi gerekir.
En azından ben böyle düşünüyorum.
Ne gariptir ki Türkiye’deki yeşil alan giderek azalıyor.
***
“Efendim, kesilen ağaçların yerine fazlasıyla fidan dikiyoruz”
Ne güzel değil mi?
Fazlasıyla dikilen fidanlar ne zaman o kesilen ağaçlar kadar olacak acaba?
20 yıl?
30 yıl?
Yoksa 50 yıl sonra mı o ağaçlar kadar olacak?
Bazıları ise asırlık ağaçlar?
Hadi yalan söylemediğiniz ve kesilen ağaçların yerine fazlasını diktiniz, dikiyorsunuz.
Tamam…
Siz diktiğiniz fidanları bekleyin sonra kesersiniz!
***
Bir yanda diktik denilen fidanlar
Öte yanda giderek azalan yeşil alanlar.
Bir yanda yanan ormanlar
Diğer yanda hemen yanan yere konuluveren oteller.
Karnın aç olsa o tellerden sana bir lokma bir şey vermezler ama girdiğin ormanlardan en azından senin karnını doyuracak kadar bir mantar verir.
Meyve verir, sana su verir.
***
Son söz; Kızılderili atasözü
"Son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık tutulduğunda; beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak!”
