AKÜ'nün kuruluşunun 30. yılı etkinlikleri sürüyor

AKÜ

Afyon Kocatepe Üniversitesinin (AKÜ) kuruluşunun 30. yılı etkinlikleri kapsamında İslami İlimler Fakültesi tarafından “Kariyer Söyleşileri” etkinliği gerçekleştirildi.

İslami İlimler konferans salonunda düzenlenen etkinliğe İslami İlimler Fakültesi Dekanı ve Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Güler ile birlikte akademik personel ve öğrenciler katıldı. Moderatörlüğünü  İslami İlimler Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Fatih Çakmak’ın yaptığı söyleşide; Afyonkarahisar İl Milli Eğitim Müdürü Metin Yalçın ve İl Müftüsü Sinan Kazancı konuşmacı olarak yer aldı.

 

Söyleşinin açış konuşmasını yapan İslami İlimler Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Fatih Çakmak, İslami İlimler Fakültesinin kuruluşunun 10. yılı ve AKÜ’nün kuruluşunun 30. yılı kutlamaları etkinlikleri çerçevesinde toplantılar düzenlediklerini söyledi. Çakmak, “Öğrencilerimizle Afyonkarahisar’dan, il dışından, kurumlardan ve üniversitemizden hocalarımızı buluşturmaya çalıştırdığımız etkinlikler yapıyoruz. İslami İlimler Fakültesi ve İlahiyat Fakülteleri deyince kariyer olarak 2 önemli kurumumuz var; Milli Eğitim Bakanlığımız ve Diyanet İşleri Başkanlığımız ki Afyonkarahisar’da buluşturabileceğimiz bu kurumların en üst kişilerini söyleşimize konuk ediyoruz” diye konuştu.

 

“Öğretmen alımlarında Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenliği ilk 5’in içerisinde”

 

Afyonkarahisar İl Milli Eğitim Müdürü Metin Yalçın konuşmasına öğretmenlik kariyerini ve yöneticilik kariyerini anlatarak başladı. İslami İlimler ve İlahiyat Fakülteleri mezunlarının Milli Eğitim Bakanlığında öğretmen olarak istihdam edilme oranının fazla olduğunu ifade eden Yalçın, “Bu yıllar İlahiyat ve İslami İlimler Fakülteleri için avantajlı olan yıllar. Ortaokullarda, ilkokullarda ve liselerde Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi derslerimiz var. Aslında biz bundan 20 yıl öncesinden okul öncesi eğitimlerde de din ilimleri dersinin konulması teklifini hemen hemen her milli eğitim şurasında teklif ettik. Ama o sürece geçilmedi. İlkokullarda 4. sınıflarda, ortaokullarda 5-6-7 ve 8. sınıflarda ikişer saat olarak; liselerde halen 1 saat olarak Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersleri devam ediyor. İmam Hatiplerde meslek derslerimiz var. Ders saati aslında İmam Hatip dışındaki okullarımızda azdı. Ancak 2013 yılında çıkan bir kanunla tüm okullarımızda seçmeli dersler kapsamında kanunen uygulamaya geçmiş oldu. Seçmeli dersler gündeme geldikten sonra daha fazla alımlar olmaya başladı. En fazla öğretmen alımları içerisinde son 4-5 yıldır Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenliği ilk 5’in içerisine giriyor” dedi.

 

İslami İlimler ve İlahiyat Fakültelerinin çoğalmasından dolayı mezunlar arasında bir yarış olduğunu belirten Yalçın, “Bu yarışa biraz daha ciddi hazırlanmak gerekiyor. Hazırlanmadan girerim ve kazanırım düşüncesi biraz aldatıcı olur. Elbette fakültede almış olduğunuz eğitim, o sınavı kazanacak niteliğe sahip olabilir ama biraz öğrenci psikolojisi dersi geçmeye yönelik, ileriye dönük, uzun vadede derslerimize yaklaşmıyoruz. Bundan kaynaklı eksikliklerimiz varsa bunları mutlaka özel bir çalışma ve gayretle tamamlamak gerekiyor. Sınava bu şekilde girmemiz gerekiyor. Belli bir yıl sonrada bu kontenjanların dolması ve kontenjanların emeklilik nedeniyle boşalmasından dolayı atamalar azalabilir ya da çoğalabilir” ifadelerini kullandı.

 

“İlahiyat ve İslami İlimler Fakültesi mezunları çok önemli bir misyona ve sorumluluğa sahip”

 

İlahiyat ve İslami İlimler Fakültesi mezunlarının önemli bir görev ifa ettiğini dile getiren Yalçın, “Biz çocuklarımızın, gençlerimizin, manevi dünyalarını doldurmak durumundayız. Eğer bunu doldurmazsak çocukların pozitif ilimlerle, maddi dünyalarının doldurmasıyla hayatlarını devam ettirebilmeleri mümkün değil. Mutlaka bir zaman sonra bunalıma giriyorlar, mutlaka bir zaman sonra o hayatlarındaki eksikliği hissediyorlar. O açıdan onu doyurmak ve doldurmak açısından çok önemli bir misyona ve sorumluluğa sahibiz” diye konuştu.

 

“Gönüllere girin”

 

İl Müftüsü Sinan Kazancı ise öğrencilerin hangi alana, hangi branşa yönelirse yönelsin pergellerinin bir ucunun mutlaka Kuran-ı Kerim olması gerektiğini belirtti. Gönüllere girmenin önemine değinen Kazancı,  “Sahada öğrencilerle karşılaştığımızda sorular ya da başka bakış noktasında gönüllere girmeliyiz. Bu mesleği icra edenler yapabiliyorsanız, becerebiliyorsanız sadece ve sadece gönüllere girin. Bana göre anlatacağız, anlatmaktan geri durmayacağız ama anlatmaktan çok gönüllere girmek kaydı ve şartıyla yaşayarak sevdirmeye çalışacağız. Gönüllere bir günde girmek mümkün değil. Bu mesleği icra ettiğiniz müddetçe Müslüman olmamızın gereği üzerimize düşen yaşantıyı sergilemek durumundayız. İlahiyatçı önce yaşayacak; kalplere ve gönüllere girecektir. İlahiyatçı ciddi manada Kuran-ı güzel okuyacak ama Kuran ne gibi bir mesaj veriyor, bu mesajların da bilinmesi gerekiyor”.

 

Kariyer Söyleşileri soru cevabın ardından sona erdi.