Söylesem tesiri yok,
Sussam gönlüm razı değil…
Yazılarıma biraz ara vermek istemiştim ama yaşananlar karşısında hakikaten sussam gönlüm razı değil.
Daha önce bu köşe yazılarımın arasında defaatle keza TV programlarında yine defaatle dile getirdim.
Kardeşim CHP’nin iktidar olma gibi bir çabası yok.
Bu son yapılan Millet İttifakı içerisinde İYİ Parti’ye karşı oynanan oyunlarla bir kez daha ortaya çıktı.
Yapmayın, etmeyin…
CHP’yi kuran Mustafa Kemal Atatürk’ten sonra ortaya konulan ilke ve inkılaplardan uzaklaşan CHP yıllardır neden iktidara gelemiyor.
Biz şunu yapacağız bunu yapacağız ama iktidar mı olduk?
Tek savunmaları bu.
Tek söyledikleri bu.
***
Fazla gerilere gitmeye gerek yok.
Erdoğan, milletvekili bile olamazken, CHP’nin verdiği destek ile kanun değiştirildi, Siirt seçimleri iptal edildi ve Erdoğan Başbakan yapıldı.
Merhum Baykal’a denildi ki; Seni Cumhurbaşkanı yapacağız sen bunu hak ediyorsun…
Baktılar ki CHP güçlenecek, CHP içindekilerle işbirliği yaparak bir kasede Baykal’ı al aşağı ettiler.
***
Kemal geldi koltuğa…
CHP Genel Merkezi kendi memleketinden insanlarla dolduruldu ve il teşkilatları kendilerine koşulsuz destek olacak ve söz dinleyecek yönetimlerden oluşturuldu.
Birçok CHP’li partilerine bile sokulmaz oldu.
Kimileri ile kavga edildi, kimileri disipline verilerek partiden atıldı.
Ne için birilerinin koltuk sevdası için.
***
Kaç sefer seçim kaybetti…
Ama İl Teşkilatlarının arkasına sığınan Kemal, koltuğu bir türlü bırakmadı.
Kim ister ki?
Kemal mi?
İktidar Partisi mi?
***
Millet İttifakı ile yola çıkıldı.
Büyük Şehirler CHP’den aday gösterilen ve Millet İttifakının desteklediği adaylar kazandı.
İktidar partisinin telaşı başladı.
Seçilenler Allah var iyi performans sergiledi.
Bazı öne çıkan Belediye Başkanlarından bile rahatsızlık duyan Kemal, koltuğunun derdine düştü.
Birisi gelip de CHP Genel Başkanı olur mu?
Birisi aday gösterilir Cumhurbaşkanı olur mu? Diye…
***
İsmi öne çıkanlardan İmamoğlu’nun başına gelmedik kalmadı.
İpe sapa gelmez konulardan davalık edildi ve başına bir kılıç kondu.
Kıpırdarsan kılıçla boynunu vururuz diye…
Partili Cumhurbaşkanlığına karşı olan ve benim şerefim bunu nasıl kabul eder dediğini unuttu ve Cumhurbaşkanlığına kendini aday göstertti.
Ben adayım demedi, dedirtti.
***
Kemal’e denildi ki; Bak İmamoğlu geliyor, CHP koltuğunda duramazsın. Sen aday ol, zaten kazanamayacaksın ama CHP Genel Başkanlığı koltuğunu bari kaptırma.
Biz İmamoğlu’nun başına bir kılıç koyduk sana doğru yürürse, Cumhurbaşkanlığına yürürse biz o kılıcı başına indiririz, senin içini rahat tut, dediler.
Kaç seçim kaybettiğini unuttuğumu Kemal, yeniden seçime girmek için Millet İttifakını zora soktu.
Yanındaki yüzde bilmem kaçlık pati genel başkanları da bu işten nasıl nemalanırız, milletin derdi biraz kenarda dursun diye bu oyuna ortak oldular.
***
Oynanan oyunların farkında olan Meral Akşener, sabretti.
Yapmayın ağalar, yapmayın paşalar dedi.
Meral böyle değince kendilerine hakikaten ağa ve paşa sandılar.
Bu milletin umutlarını kendi çıkarları için ayaklar altına aldılar.
***
Yüzlerce anket çalışması yapıldı.
Binlerce kez sokağın nabzı tutuldu.
Kılıçdaroğlu’nun adı hiçbir zaman Erdoğan’ın önüne geçemedi.
Pek bu ısrar neden?
***
İktidar partisini destekleyen bir medya gurubu var.
Ana muhalefet olarak CHP’yi destekleyen bir basın kesimi var.
İYİ Parti’yi destekleyen kim var?
Neden sesini duyuramadığını anladınız mı?
***
Gelin bu oyunlara alet olmayalım!
Gelin millet olarak bu oyunları bozalım!